Yatırımcı doğru zamanı sabırla beklemeli. O zaman geldiğinde sermaye ve
cesaret (hesabına güven) var ise başarı birkaç şeye dikkat ederek
yakalanıyor. Dönen bir atlı karıncaya atlamaya benzetiyorum ben. Eğer
tatsızlık çıkarmadan, etrafa, kendine zarar vermeden atlı karıncaya
atlayabilirsen, sonra istediğin gibi tadını çıkarır, çok fazla telaşa
kapılmadan durunca da inersin. Herşey doğru noktada atlamaya bakıyor.
Kişinin sabırlı olup doğru zamanı beklemesinin önündeki en büyük engel ise borsada sürekli fiyat kotasyonlarının oluşması.
Hisse Senedi Piyasları (Borsa):
Buffett, hisse senedi piyasalarını manik depresif ve hiperaktif bir
adama benzetiyor. Öyle biri ki hiç talep etmemenize rağmen sürekli
elinizdeki mala teklif veriyor, size bir mal satmaya çalışıyor. Sizin
yada onun elindeki malın(şirketin) değeri, genelde yıllara sari olarak
değişiyor ama o yinede her an, her dakika teklif veriyor.
Manik olduğu dönemlerde yüksek, depresif olduğu zamanlarda kötü
teklifler verir. Bazı zamanlarda aklını kaçırıyor anormal yüksek veya
düşük teklifler veriyor. Ve genelde en abartılı yüksek tekliflerin hemen
akabinde abartılı düşük fiyatlar teklif ediyor.
Bu manik depresif adam, piyasaya likidite adı verilen çok büyük bir
nimet eklediği için idare ediliyor, yoksa çekilecek biri değil.
Bu adamın kotasyonlarını, sadece alım ve gerek olursa satım esnasında
değerlendirmek lazım. Onun dışında sadece harika mallara çok ucuz teklif
sunmasını bekleyerek uzak durulur.
Buffett, şöyle diyor.
‘Geceleyin hisse fiyatlarını düşünerek yatağa girmek iyi bir şey değil.
Biz değeri ve şirket performansını düşünürüz. Hisse senedi piyasasının
görevi bize hizmet etmektir, emretmek değil’.
Başarılı İşadamı ve Emlak Yatırımcısı Borsada
Birçok iş adamı ve emlak yatırımcısı, kendi işlerinde çok başarılı iken
sadece farklı birşey yapmaları gerektiğini düşünerek borsada ciddi
zararlara uğruyor. Halbuki iyi bir işadamı ve emlak yatırımcısı, birçok
akılsız spekülatörden daha fazla başarılı olabilecek ticari mantığa
sahip. Asıl doğru yatırım mantığı, hisseye gayrimenkul yada iş gibi
bakmak.
Reel Sektör/Gayrimenkul Sektörü'nün, hisse senedi piyasaları ile
mukayesesi, kişiyi çok doğru bir bakış açısına götürür diye düşünüyorum.
2001 yılında, maliyetinin altında bir çok gayrimenkul alındı satıldı.
100.000TL’ye ev alan, çoğu Türk gibi başarılı bir emlak yatırımcısı, ona
buna fazla danışmadan, fırsat bu fırsat der ve gidip evi alır. Hesap
basittir. Bu evin bir değeri, maliyeti, kira getirisi var ve alt alta
yazınca bu fiyata satılmaması lazım.
O aldıktan sonra konut fiyatları daha düşmeye devam eder aynı binada
fiyatlar 75.000TL’ye düşünce adam parası varsa bir tane daha alır.
50.000’e düşerse borçlanır bir tane alır. 40.000’e düşerse aynı şehirde
almayayım, deprem falan olur der belki ama başka şehirde yine alır.
Bu adamın üniversite mezunu olmasına, iyi danışmanları olmasına, çok zeki olmasına, inanılmaz formüllerle uğraşmasına gerek yok.
Bu noktada Buffett'ın şu sözlerini paylaşmak faydalı olur.
'125'i geçtikten sonra IQ'nun yatırım başarısı ile alakası kalmaz.
Sıradan bir zekanız varsa, sadece başkalarının yaptığı gibi başınızı
belaya sokacak dürtülerinize kulak asmamayı öğrenmek lazım. bunun
dışında bişeye gerek yok.'
'Bize lazım olan daha fazla zeka değil, daha fazla disiplindir.'
Eğer emlak piyasasında da aldığı dairenin fiyatı, borsadaki gibi her
dakika ekranda değişseydi, muhtemelen aynı adam ev fiyatı 75.000’e
düşünce, borsada da yapacağı şekilde, bırakın yeni ev almayı 100.000’e
aldığını da zararına satardı.
Yada 100.000 gibi uygun bir fiyattayken teknik analizi kullanır ve
170.000 olsun o zaman alayım derdi. Bir türlü bu açık büfeye
katılamazdı. (100.000 liraya satılan bir malı almak neden 170.000 liraya
satılan bir malı almaktan daha riskli bunu anlayamadım bu yaşa kadar
diyor Buffett).
Emlak piyasası manik depresif ve hiperaktif bir tarzda işlemediği için
yatırımcı çok büyük manevralar, zeka ve akıl alametleri göstermeden
başarılı oluyor. Aynı yatırımcıyı borsaya götürünce, ezbere bildiği
doğruyu, hayatta yapamıyor hatta aklının ucuna getirmiyor. Mutlaka bir
anormallik yapmalıyım diye düşünüyor.
Bu manik depresif hisse senedi piyasası neden emlak piyasasından daha
cazip fırsatlar sunuyor? Çünkü, tüm döngü borsaya benzemesine rağmen
emlak piyasasında kimse kolay kolay akılsızlık yapmıyor piyasanın manik
depresif, hiperaktif hareketlerine mürid olmuyor. Emlak piyasasında
5000 TL kira getiren 100.000 TL’ik ev bulunur mu? Yani F/K’sı 1,67 olan
bir ofis, konut olur mu? Olmaz. Biri 5000 TL kira getiren evini 100.000’e
satışa çıkarsa, çıkarmadan akrabalar alır, yoksa komşu alır, yoksa
satmasını istediği emlakçı alır. Bu tip 40 yılda bir olabilecek (eğer
olursa tabii) anormal fırsatlar piyasaya düşmeden kaybolur. Sermaye
piyasalarında ise bol bol, sık sık olur. 2008 yılında F/K’sı 1'in
altında, yani bir yıllık karından daha ucuza satışta olan şirketler
vardı. F/K'sı 2-3 aralığında onlarca muhteşem şirket vardı.
'20-25 milyon TL'ye Tuncay Özilhan'dan ADEL'i istese kişi nasıl bir
küfür duyardı acaba, yada THY'yi 600 milyona Tayyip Bey'den yada TTRAK'ı
200-250 milyona KOÇ'tan. Bunların hepsi manik depresif adam tarafından
ekranlara yazıldı hemde aylar boyunca....Gören gördü, görmeyen bir
dahaki sefere.
-hisse.net'ten elliot41'in yazısı-