Al/Sat
türü işlemler, profesyonel trader değilseniz, genellikle oldukça yaygın
teknik göstergelerin birleşik kullanımına dayanır. Bu yapıldığı zaman
da, al/sat sisteminiz bir döngü (pattern) arzeder. Döngüsel olarak devam
eden bu durum, haliyle, izleyenler tarafından tanınacak (pattern
recognition) ve piyasaların DNA’sına kazınmış sistem gereği, karşı
sistem üretilecektir.
Etki/Süreç/Tepki
zincirinin ( → etki → süreç → tepki → süreç → etki → süreç → tepki → )
içinde, size karşı oynayan her kimse, siz almak istediğinizde satacak
ve/veya satmak istediğinizde alacak ki; trade gerçekleşsin. Etkiler ile
tepkiler arasındaki süreçler ise tam anlamıyla her türlü silahın
kullanıldığı, algılarla, psikolojilerle oynandığı, belden aşağı
vuruşların serbest olduğu, kimin kimden daha tecrübeli ve güçlü olduğunu
belirleyen zamansal süreçlerdir, ve genellikle ekran karşısında geçer.
Bir
tarafta KY (küçük yatırımcılar), diğer taraflarda ise BY (büyük
yatırımcılar) ve profesyonel traderlar olduğu sürece de bu süreçlerin
nasıl sonuçlanacağı bellidir. KY’nin malı elinden ucuza alıverilir, bir
süreç geçer, sonra KY’ya pahalıya veriverilir. Şartlar bu olduğu sürece;
bu etki-süreç-tepki zinciri tam anlamıyla bir vampir ve masum insan sosyalleşmesi örneğidir.
Uzun Vadeli Yatırım (UVY) stratejisi; KY’nın yavaş ve emin adımlarla kurduğu ve her geçen gün, her fırsatta tahkim ettiği bir KALE dir.
Bu
kale başlangıcından itibaren her an kuşatma altındadır. UVY’a başlayan
KY, dişinden tırnağından artırdığı para ile küçük de olsa bir kale
kurmuştur ve kuşatma da anında başlamıştır. Top atışları surları
zorlamaktadır ve lojistik yollar taciz altındadır.
Ancak
KY’nin kendi kalesi içinde kendi hayatını idame ettirebildiği
kaynakları vardır. Bu kaynakları kullanarak, başta zayıf görünse de, tek
yapacağ iş, her geçen gün kalenin surlarını bir sıra daha
yükseltmektir.
Ta
ki, daha önce KY’nın hassas psikoloji süresi olarak tanımladığımız süre
dolana kadar. Surlar belli bir yüksekliğe ve sağlamlığa ulaştığında ise
artık kuşatmanın etkisi de hissedilmeyecektir. Zaten kuşatanlar da
vazgeçecek, yeni zayıf kaleler aramaya başlayacaklardır ki yukarıda
söylediğimiz sosyalleşme gerçekleşsin.
Kalesini
yeni kurmuş KY, korku nedeniyle veya heyecan/macera olsun diye kale
kapılarını açıp kendinden kat-be-kat güçlü olan kuşatmacılara
saldırdığında ise hem elindekinden hem de kalesinden olacaktır. Kalede
kalmak, UVY’cı KY’nın yaptığı son derece başarılı bir savunmadır.
Her savunmanın da aslında bir saldırı olduğu söylenir ve buradaki taktik ise bezdirmedir.
KY’lar, BY’ları ancak bezdirerek yenebilir. Biz UVY’cı KY’lar,
kalemizin surları içinde güvenli bir şekilde kendi iç kaynaklarımızla
normal, mütevazi hayatımıza devam ederiz, işimizle, ailemizle,
arkadaşlarımızla ilgileniriz. Surlarımızın sağlamlığını da sürekli
kontrol eder, tahkim ederiz.
Bu savaşı başka türlü kazanmak imkansızdır!
Sağlıcakla kalın,
Necip Tansel
Süper süper bir anlatım olmuş.Bir hissede yüzde yüz kazanmak belki şans işi ama on hissede yüzde onluk bir artış yüzde yüz kazanmışsınız demektir.Kimse bir anda zengin olmamıştır.Her ay belirli bütçeyle mal toplamalı.Düşmüş çıkmış bakmadan her ay alımlar yapmalı.Her sektörden on ayrı hissem var.Biri giderken biri duruyor ve hep bir denge saglıyorum.inanın bu yazımdan beş sene sonra şimdi alım yaptıgım komik rakamlar çok ciddi rakamlara ulaşacaktır.unutmayın ki yerleşim merkezinden uzak bir çok semt şimdi uydu kentlere dönüştü o zaman alınan bir kaç dönüm yere inşaat şirketleri on daire veriyor.daire fiyatlarının uçuk oldugunuda belirtmeliyim.Demem o ki hiç bir şey hayal değil yeter ki borsayı bir oyun kumar aracı degil yatırım aracı olarak görmeli.Bide şu havası var on güçlü şirketin bir hissedarıyım daha ötesi ne olabilir :)) Saygılar
YanıtlaSilharika bir blog. ufkumu açtınız sağolun
YanıtlaSil